ÇANKIRI’da 5 bin yıllık geçmişiyle dikkat çeken, yerin 150 metre altında bulunan Yer Altı Tuz Kenti, ‘Daha Güçlü Bir Nefes Projesi’ kapsamında sıhhat turizmine konut sahipliği yaptı. Proje sonrasında yapılan değerlendirmelerde, tuz mağarasının KOAH hastalarına olan yararı, bilimsel olarak kanıtlanmış oldu.
Çankırı Valiliği, Çankırı Belediyesi, Çankırı Karatekin Üniversitesi, İl Sağlık Müdürlüğü, Gençlik ve Spor Vilayet Müdürlüğü, Çankırı Özel Karatekin Hastanesi, Tuz Rehabilitasyon ve Sıhhat Turizmi Derneği ile Türkiye Yeşilay Cemiyeti Çankırı Şubesi ortasında imzalanan ‘Daha Güçlü Bir Nefes’ projesi iş birliği protokolü kapsamında, Hititler periyodundan beri tuz elde edilen ve yerin 150 metre altında bulunan Yer Altı Tuz Kentinde, KOAH hastalarına yönelik gerçekleştirilen toplumsal, kültürel ve sıhhat etkinliklerinin birinci kademesi sona erdi. Özel Karatekin Hastanesi uzmanları tarafından hastaların kıymetlerindeki gelişmelerle ilgili çalışma yapıldı. Projede, KOAH hastalarının tuz mağarasından bilimsel anlamda faydalandığı ispatlandı. Karatekin Hastanesi Başhekimi Opr. Dr. Erhan Buru ve Yeşilay Çankırı Şube Başkanı İsmail Özcan, proje hakkında bilgi verdi.
Özel Karatekin Hastanesi Başhekimi Op. Dr. Erhan Buru, “Özel Karatekin Hastanesi olarak hastaların tıbbı değerlendirmeleri ve tıbbı muhtaçlıkları açısından biz vazife aldık. Başka paydaşlarımızın her biri başka ayrı misyonlar aldı hepsine çok teşekkür ediyorum. Çok hoş bir tertip oldu. Bilhassa Çankırı’mız için çok yararlı olacağını düşündüğümüz bir projeyi başlatmış olduk. Bugüne kadar 23 farklı vilayetten hastalarımızı ağırladık. İkinci küme yakın vakitte başlayacak. İşleyiş ve akademik açıdan kıymetlendirecek paydaşlarımız da buradalar” dedi.
‘ORTALAMAMIZ 347 METREDEN, 402 METREYE ÇIKTI’
Çankırı Karatekin Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Tahsin Barış Değer, hastalardaki olumlu değişimlerle ilgili sayıları paylaşarak, şunları kaydetti:
“12 KOAH, 2 tane astım, bronşit hastalarına, nefes darlığı derecesini ölçen bir skala uyguladık. Bu skalada seansa başlamadan evvel olan puan ortalaması 3,2 iken hastalarımız 15 günlük tedavilerinden sonra yapılan ölçümde bu bedel 1,7’ye düştü. Bu şu demek, hastalarımız neredeyse 2 katı kadar daha rahat nefes alıyor manasına geliyor. İkinci bir pahada KOAH hastaları kıymetlendirme skalası diye, burada da hastanın öksürüğünden balgamından rahat uyuyup uyuyamamasından, merdivenleri çıkarken nefes darlığı yaşamasına kadar KOAH hastalığını kıymetlendiren bir skala idi bu. Bu skalada hastalarımız tedaviye başlamadan evvel yapılan ölçümlerde ortalama 22 iken 15 gün sonra tedavi bittiği zamanki kıymet 13’e düştü. Bu da KOAH hastalığı semptomlarında düşüş olduğunu gösteriyor. Üçüncü olarak hayat kalitesi ölçeği kullandık. Hem fizikî hem de mental yani ruhsal boyutu vardı. İkisinde de çok önemli bir halde artış tespit ettik. Bunların dışında göğüs hastalıkları uzmanımız 6 dakika yürüme testi yaptı. ve ortalamamız bu hastalarımızda 347 metre iken 15 günlük seans sonunda 402 metreye çıktı. Yani 6 dakika müddet içinde hastalarımız, seans sonrasında daha fazla yürüdü. Son olarak da BODE indeksi derecesi hastalarımızda 4,4 iken tedavi sonrasında 2,5’e düştü. Yani istatiksel olarak KOAH hastalığının klinik sürecinin uyguna gittiğini gösteren bir sonuç ortaya çıktı. ÇAKÜ’den etik kurulu onayı da aldık. Bu ikinci küme hastalarımızın da tıpkı formda istatiksel bedellerini aldıktan sonra bu çalışmayı bir akademik makale olarak milletlerarası bir mecmuada yayınlamayı düşünüyoruz.”
Karatekin Hastanesi’nde düzenlenen programda Dahiliye Uzmanı Dr. Tuba Öztürk Haliloğlu ve Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Ali Özkurt da hastalarda yaşanan olumlu değişimler hakkında bilgi verdi.
Kaynak : Haberler.com
