Yolculuk yapmayı sevenler dünyanın dört bir yanındaki yeni yerleri keşfederken bazen hayal kırıklıklarıyla karşılaşabiliyor. Beklentiler yüksek olunca gerçek bazen o kadar da büyüleyici olmayabiliyor. Gezginlerin ‘keşke gitmeseydim’ dedikleri yerler de var. Sosyal meydada birçok kişi hayalindeki destinasyonun beklediği gibi çıkmadığını paylaşmış. Peki gezginlere göre hangi tatil yerleri bu tür hayal kırıklıkları yaratmış? İşte en çok eleştirilen o 15 nokta!
1. “San Francisco. Şehir çok kalabalıktı, yemeklerini beğenmedim ve etrafımızda gördüğümüz evsizlik çok üzücüydü.”
2. “Virginia Beach. Plajları severim ama Virginia Beach karanlıktı ve aşırı kalabalıktı ve yapılacak pek bir şey yoktu. Ayrıca bir askeri üssün yakınındaydı, bu yüzden sürekli olarak başımızın üzerinde askeri uçakların olması sinir bozucuydu.”
3. “New York Şehri. Penn İstasyonu’ndan yürüyen merdivenle çıktığımı ve hemen idrar kokusu aldığımı hatırlıyorum. Pis kokulu çöp torbalarının büyük yığınlarıyla dolu sokaklarda yürüdüğümü hatırlıyorum. Her yer o kadar kirliydi ki, hiçbir şeye dokunmaya korkuyordum. Bu 20 yıl önceydi ve eminim şimdi daha da kötüdür.”
4. “Cabo San Lucas. Ufku kapatan devasa gemiler, okyanusu görememeniz için önünüzde duran dilenciler ve her şnorkelli yüzme noktasında yolunuza çıkan insan sürüleri vardı. Sardalya gibi paketlenmiş plaj sandalyeleri vardı. Meksika’nın diğer bölgelerini seviyorum ama Cabo genel olarak yetersiz bir deneyimdi.”
5. “Venedik. Bu İtalyan şehri o kadar kalabalıktı ve turistlerle doluydu ki etrafımdaki manzaraların ve deneyimlerin tadını çıkarmak için bile duramadım.”
6. “Disney World. Tüm ailem Florida tatili için o kadar heyecanlıydı ki oraya varmayı dört gözle bekliyorduk. Ama planladığımızdan çok daha fazla para harcadık (harcadığımız paraya hala inanmakta zorlanıyoruz), ailecek hiç olmadığı kadar çok tartıştık ve sıradan sıraya girip durduk. Bu tatilin en ilginç kısmı, pek çok insanın bu yer için nasıl yaşadığını fark etmekti. Kalabalıklar… fiyatlar… uzun kuyruklar. Bir daha asla bizim için.”
7. “Fransız Polinezyası’ndaki Bora Bora. Evet, gerçekten çok güzel, ama plaj dışında yapacak pek bir şey yok. Ve oraya gidip gerçekten tatil yapmak için süper pahalı bir tatil köyünde kalmak zorundasınız. Toplum Adaları’ndaki diğer destinasyonlar daha eğlenceliydi ve hala aynı şekilde güzeldi.”
8. “Mısır. Gitmek için o kadar heyecanlıydım ama burası gittiğim en kötü yerdi. Havaalanı görevlisinden taksi şoförlerine, piramitler rehberine kadar herkes beni durmaksızın dolandırmaya çalıştı. İnsanlar, bir gün önce sizi tanıdıklarını söyleyecek ve bir şekilde sizi eşeklerine bindirmeye çalışacak, hatta ilgilenmediğinizi defalarca söylediğiniz halde sizi takip etmeye devam edecekler. Otelimden sadece birkaç adım yürüyüp su almaya gitmeye çalışırken bile, sürekli olarak bir şekilde para almaya çalışan insanlar tarafından durdurulmak neredeyse imkansızdı. Gerçekten yorucuydu.”
9. “Tulum, Meksika. Güzel plajlara sahip ama bunun dışında tamamen karakterden yoksun. Pahalı ve sıkıcı (tabii eğer tek amacınız diğer turistlerle parti yapmaksa).”
10. “Sydney. Burası bana çok sıkıcı bir şehir gibi geldi. Avustralya’da bu kadar çok zamanımı orada harcadığım için nefret ediyorum. Bondi Plajı fena değildi, ama Opera Binası gibi ikonik yapıları görmek, sadece yapılması gereken bir şeyi yapmışım gibi hissettirdi. Sonrasında ise zamanımı nasıl geçireceğimi bilemedim. Şehirde hiç kişilik yok. Batıya doğru bir trene bindiğim anda inanılmaz manzaralar gördüm ve gerçekten samimi insanlarla tanıştım. Sydney’i bir ya da iki günde gezebilirsiniz. Uçağımın indiği anda hemen bush’a gitmiş olmayı diliyorum.”
11. “Bali. Bu Endonezya adası hala birçok açıdan harika, ama giderek rahatsız edici turistler ve yabancı sakinlerle dolup taşmaya başladı. Bahsettiğim uzun kuyruklarda bekleyip tarihi veya manevi yerlerde selfie çekmek için sıraya giren ama buralar hakkında hiçbir şey öğrenmeye zahmet etmeyen boş ve kendini beğenmiş influencer (ya da influencer olma peşindeki) türü turistler/yabancı sakinler.”
12. “Amsterdam. O kadar kalabalıktı kaotik ve daha önce hiç bisiklet sürmemiş diğer turistler tarafından ezilmek çok kolaydı. Burası çok fazla romantize ediliyor gibi hissediyorum ama ilk ziyaretimde gerçekten hayal kırıklığına uğradım. Sokaklar kesinlikle kirli ve kanallarda çok fazla atık sürükleniyor.”
13. “Paris. Ne kadar abartılmış bir şehir. Paris sendromunun gerçek bir şey olduğunu hep duymuştum ama gerçekten ziyaret ettikten sonra ne kadar hayal kırıklığına uğrayacağımı hiç beklemiyordum. Kalabalıklar korkunçtu yerliler en hafif tabirle dostça değildi (biraz Fransızca konuşabiliyor olmama rağmen) ve her şey tam anlamıyla pislik içindeydi. Ve bunların hepsi San Francisco’lu biri olarak söylüyorum!”
14. “Granada İspanya’daki Alhambra. Gerçekten çok kalabalıktı özellikle aslında ne kadar küçük olduğunu göz önünde bulundurursak. Alhambra’nın o kadar muazzam göründüğü birçok fotoğrafını görmüştüm ve orayı huzurlu bir saray olarak hayal etmiştim. Ancak gerçekte tur gruplarıyla tıka basa doluydu. Belki de bu sosyal medyanın popüler turist destinasyonlarını ne kadar yanlış bir şekilde yansıtabileceğinin iyi bir örneği.”
15. “Bahama Adaları’ndaki Atlantis. Ziyaret etmeden önce lüks bir tatil köyü hayal ediyorsunuz ama oraya vardığınızda inanılmaz derecede kalabalık bir yerle karşılaşıyorsunuz (ve bu gemi yolcuları gelmeden önceki durum). Hizmetle ilgili herhangi bir sorun olduğunda hep ‘ada zamanı’na bağlanıyordu. Bir kişi daha ‘ada zamanı’ ifadesini söyleseydi gerçekten dayanamıyordum. Binlerce dolarlık turlarımız özel kabanalarımız ve akşam yemeği rezervasyonlarımız ada zamanı yüzünden kısaltıldı. Paradise Island güzel bir yerdi ama bir daha Atlantis’e gitmeyeceğiz.”
